Aramak İstediğiniz Kelimeyi Girip, Arama Butonuna Tıklayınız...

Hipoglisemi (Kan Şekeri Düşüklüğü) Nedir?

Kişiye Özel İlgi AKTIP ta

Hipoglisemi (Kan Şekeri Düşüklüğü) Nedir?

Hipoglisemi (Kan Şekeri Düşüklüğü) Nedir?

Hipoglisemi nedir? Hipoglisemi ne demek? Kan şekeri düşüklüğü nedir? Reaktif hipoglisemi belirtileri nelerdir? Hipoglisemi neden olur? Hipoglisemi tedavisi nasıl yapılır? Hipoglisemi, kan şekeri seviyesinin normalin altına düşmesi ve beraberinde Hipoglisemi ile ilgili şikayetlerin olması durumudur. Normalde, vücuttaki kan şekeri seviyesi 70 ila 99 miligram/dL arasında olmalıdır. Eğer bu seviye düşerse, hipoglisemi meydana gelir. Hipoglisemi genellikle diyabet hastalarında görülse de, başka sağlık sorunları veya durumlar da bu duruma neden olabilir. Hipoglisemi belirtileri arasında titreme, terleme, halsizlik, baş dönmesi, açlık hissi, çarpıntı, sinirlilik ve konsantrasyon bozukluğu bulunur. Hipoglisemi durumunda hızlı bir şekilde müdahale etmek önemlidir. Eğer belirtiler fark edilirse, hemen bir şeker kaynağı tüketilmelidir. Bunlar arasında meyve suyu, meyve, şekerli içecek veya glukoz tabletleri bulunur. Eğer kişi bilinci kapalıysa, acil tıbbi yardım alınmalıdır. Hipoglisemi durumunu önlemek için düzenli olarak beslenmek ve kan şekerini kontrol altında tutmak önemlidir. Diyabet hastaları özellikle bu konuda daha dikkatli olmalıdır. Ayrıca aşırı egzersiz yaparken veya alkol tüketirken de kan şekerini kontrol etmek ve gerektiğinde müdahale etmek önemlidir. Eğer hipoglisemi sık sık tekrarlıyorsa veya belirtiler şiddetliyse, mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılmalıdır. Hipoglisemi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir, bu nedenle tedavi ve önlemler konusunda uzman bir doktorun yönlendirmesi önemlidir.

Özel Aktıp Hastanesi Dahiliye branşı hekimlerinden Uzm. Dr. Hikmet Utku ODMAN, Hipoglisemi (Kan Şekeri Düşüklüğü) hakkında detaylı bilgi vererek önemli uyarılarda bulundu.

Hipoglisemi Belirtileri Nelerdir?

Hipoglisemi belirtileri, vücudun enerji kaynağı olan glikozun yetersiz olduğu durumlarda ortaya çıkar. Bu belirtiler genellikle hafiften şiddetliye kadar değişebilir ve zamanında müdahale edilmediği takdirde ciddi sonuçlara yol açabilir. Hipoglisemi belirtileri arasında en sık görülenler şunlardır:

1. Terleme: Ani terleme veya soğuk terleme hipoglisemi belirtisi olabilir. Vücut, düşen kan şekerini dengelemek için terleme yoluyla ısısını ayarlamaya çalışır.
2. Titreme: Ellerde, kollarda veya bacaklarda titreme hissi hipoglisemi belirtisi olabilir. Bu titreme genellikle hafiften şiddetliye kadar değişebilir.
3. Açlık hissi: Ani bir açlık hissi, özellikle yemek yedikten sonra kısa bir süre içinde ortaya çıkıyorsa hipoglisemi belirtisi olabilir. Vücut, düşen kan şekerini dengelemek için daha fazla gıda tüketme ihtiyacı hissedebilir.
4. Baş ağrısı: Ani baş ağrısı, özellikle açlık hissiyle birlikte ortaya çıkıyorsa hipoglisemi belirtisi olabilir. Düşen kan şekerinin beyne yeterli miktarda glikoz sağlayamaması baş ağrısına neden olabilir.
5. Halsizlik ve yorgunluk: Ani bir halsizlik veya yorgunluk hissi hipoglisemi belirtisi olabilir. Vücut, düşen kan şekerini dengelemek için ekstra enerji harcamak zorunda kalabilir.
6. Sinirlilik ve irritabilite: Düşen kan şekerinin beyne yeterli miktarda glikoz sağlayamaması sinirlilik ve irritabiliteye neden olabilir. Ani ruh hali değişiklikleri hipoglisemi belirtisi olabilir.
7. Odaklanma güçlüğü: Düşen kan şekeri seviyesi beyin fonksiyonlarını etkileyebilir ve odaklanma güçlüğüne neden olabilir.

Hipoglisemi belirtileri genellikle hafif düzeyde başlar ve zamanla şiddetlenebilir. Bu nedenle, hipoglisemi belirtilerini hafife almak yerine ciddiye almak ve zamanında müdahale etmek önemlidir. Eğer hipoglisemi belirtileri yaşıyorsanız, hemen bir sağlık profesyoneline danışarak kan şekeri seviyenizi kontrol ettirmeniz önemlidir. Ayrıca, hipoglisemi durumunda acil müdahale gerekebilir, bu nedenle yakın çevrenizdeki kişilerin durumunuz hakkında bilgi sahibi olmaları önemlidir.

İlgili içerik: Şeker Hastalığı

Hipoglisemi Nedenleri Nelerdir?

Hipoglisemi, kan şekeri seviyesinin normalin altına düşmesi durumudur ve özellikle diyabet hastaları için ciddi bir sorun teşkil eder. Ancak diyabet dışında da birçok faktör hipoglisemiye neden olabilir. 

Diyabet Tedavisi İle İlişkili Nedenler

• Aşırı İnsülin Kullanımı: Diyabet tedavisinde kullanılan insülin, kan şekerini düşürmek için vücuda enjekte edilir. Dozun fazla alınması, yiyecek alımına göre yanlış zamanlama veya gereğinden fazla insülin verilmesi hipoglisemiye yol açabilir.
• Oral Diyabet İlaçları: Sulfonilüreler gibi bazı oral diyabet ilaçları pankreasın daha fazla insülin üretmesine neden olur. Bu ilaçların dozunun fazla alınması veya yemek yenmeden alınması hipoglisemiye neden olabilir.

İlgili içerik: Tokluk şekeri kaç olmalı?

Beslenme İle İlgili Nedenler

• Yetersiz Karbonhidrat Tüketimi: Karbonhidratlar, vücudun başlıca enerji kaynağıdır. Yeterli miktarda karbonhidrat alınmaması veya öğün atlanması kan şekerinin düşmesine yol açabilir.
• Dengesiz Beslenme: Öğünlerde yeterince protein, yağ ve lif içermeyen, sadece basit şekerlerden oluşan dengesiz beslenme, kan şekeri seviyelerinde ani dalgalanmalara neden olabilir.

Fiziksel Aktivite İle İlişkili Nedenler

• Aşırı Egzersiz: Yoğun ve uzun süreli egzersiz, kasların daha fazla glikoz kullanmasına neden olarak kan şekerini hızla düşürebilir. Bu durum, egzersiz öncesi yeterli karbonhidrat alınmadığında daha belirgin hale gelir.
• Egzersiz Sonrası Yetersiz Beslenme: Egzersiz sonrası vücudun toparlanması için yeterli besin alınmaması, glikojen depolarının tükenmesine ve hipoglisemiye neden olabilir.

Alkol Tüketimi

Alkol, özellikle aç karnına tüketildiğinde karaciğerin glikoz üretimini baskılar. Bu durum, özellikle gece alkol tüketiminden sonra sabahları hipoglisemiye yol açabilir.

Tıbbi Durumlar ve Diğer Sağlık Sorunları

• Böbrek Yetmezliği: Böbreklerin düzgün çalışmaması, vücuttan insülinin ve diğer ilaçların atılımını yavaşlatarak hipoglisemi riskini artırabilir.
• Karaciğer Hastalıkları: Karaciğer, vücudun glikoz depolama ve salınımını düzenleyen organlardan biridir. Karaciğerin düzgün çalışmaması, hipoglisemiye neden olabilir.
• Hormon Dengesizlikleri: Adrenal bez yetmezliği (Addison hastalığı) veya büyüme hormonu eksikliği gibi hormonal dengesizlikler, kan şekerinin düzenlenmesini zorlaştırabilir.

İlgili içerik: Açlık kan şekeri

Hipoglisemi Tanısı Nasıl Konur?

Hipoglisemi tanısı, klinik belirtilerin değerlendirilmesi ve laboratuvar testlerinin sonuçlarına dayanır. 
Tıbbi Öykü ve Belirti Değerlendirmesi: Tanının ilk adımı, hastanın tıbbi öyküsünün detaylı bir şekilde alınması ve belirtilerin değerlendirilmesidir. Hipogliseminin belirtileri genellikle hızlı ve ani gelişir, bu nedenle belirtilerin ne zaman ve nasıl ortaya çıktığı önemlidir.

• Titreme, terleme, açlık hissi
• Baş dönmesi, baş ağrısı
• Çarpıntı, soluk ten rengi
• Yorgunluk, halsizlik, sinirlilik
• Konsantrasyon güçlüğü, görme bozuklukları

Fiziksel Muayene: Hekim, hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmek için fiziksel bir muayene yapar. Bu muayene, hipoglisemiye neden olabilecek diğer tıbbi durumları (örneğin, karaciğer veya böbrek hastalıkları) belirlemeye yardımcı olabilir.

Laboratuvar Testleri: Hipoglisemi tanısında en önemli adım, kan şekeri seviyelerinin ölçülmesidir. Bunun için çeşitli testler yapılır:

• Kan Şekeri Testi (Fasting Blood Sugar): Açlık kan şekeri testi, hastanın en az 8 saatlik açlık sonrası kan şekeri seviyesini ölçer. Hipoglisemi tanısı için kan şekeri seviyesinin 70 mg/dL'nin altında olması dikkate alınır.
• Rastgele Kan Şekeri Testi (Random Blood Sugar): Günün herhangi bir saatinde, yemek yenmiş olsun ya da olmasın yapılan testtir. Belirtiler esnasında kan şekeri seviyesi düşükse hipoglisemi düşünülebilir.
• Oral Glikoz Tolerans Testi (OGTT): Bu test, hastanın belirli miktarda glikoz alımı sonrası kan şekeri seviyelerinin belirli aralıklarla ölçülmesini içerir. OGTT, hipoglisemiyi tetikleyen mekanizmaların anlaşılmasında yardımcı olabilir.
Ek Testler ve İzlem: Hastanın belirtileri ve ilk test sonuçlarına göre, hipogliseminin nedenini belirlemek için ek testler yapılabilir:
• C-peptid Testi: Bu test, vücudun ürettiği insülin miktarını ölçer ve insülin üretimindeki anormallikleri tespit eder. Diyabet tedavisinde kullanılan insülin ile endojen insülin üretimini ayırt etmek için kullanılır.
• Hormonal Testler: Hipogliseminin hormonal nedenlerini (örneğin, adrenal yetmezlik veya hipofiz bezi bozuklukları) belirlemek için çeşitli hormonal testler yapılabilir.
• Görüntüleme Testleri: Özellikle pankreas tümörleri gibi hipoglisemiye neden olabilecek yapısal problemleri tespit etmek için görüntüleme testleri (örneğin, CT taraması veya MRI) kullanılabilir.

Whipple Triadı: Hipoglisemi tanısında kullanılan klasik kriterlerden biri Whipple Triadı’dır. Bu triad, üç ana unsuru içerir:

• Belirgin Hipoglisemi Belirtileri: Belirtilen hipoglisemi belirtilerinin varlığı.
• Düşük Plazma Glikoz Seviyesi: Belirtiler esnasında kan şekeri ölçümünün 70 mg/dL’nin altında olması.
• Glikoz Alımı ile Belirtilerin Düzelmesi: Glikoz alımından sonra belirtilerin hızla düzelmesi.

Hipoglisemi Tedavi Yöntemleri

Hipoglisemi tedavi yöntemleri, kişinin durumuna ve semptomların şiddetine göre değişebilir. 

1. Hızlı Karbonhidrat Tüketimi: Hipoglisemi durumunda hızlı bir şekilde kan şekerini yükseltmek için en etkili yöntemlerden biri hızlı karbonhidrat tüketimidir. Bu, meyve suyu, gazlı içecek, şekerli çay veya glukoz tableti gibi hızlı emilen karbonhidrat içeren besinlerin tüketilmesiyle gerçekleştirilebilir.
2. Kompleks Karbonhidrat Tüketimi: Hızlı karbonhidrat tüketiminin ardından, kan şekerinin dengeli bir seviyede kalması için kompleks karbonhidratlar tüketilmelidir. Bu, tam tahıllı ekmek, bulgur, kepekli makarna gibi lifli ve sindirimi daha yavaş olan besinlerin tüketilmesiyle gerçekleştirilebilir.
3. Glukagon Enjeksiyonu: Şiddetli hipoglisemi durumlarında, bilinç kaybı veya bayılma gibi durumlarda glukagon enjeksiyonu gerekebilir. Glukagon, karaciğerde depolanan glikojenin parçalanmasını uyararak kan şekerini yükseltir. Bu nedenle, diyabet hastalarının yakın çevresinde glukagon enjeksiyonu yapabilecek kişilerin bulunması önemlidir.
4. Düzenli Beslenme: Hipoglisemi riskini azaltmanın en etkili yollarından biri düzenli beslenmedir. Öğün atlamamak, sağlıklı ve dengeli beslenmek kan şekerinin dengeli seviyelerde kalmasına yardımcı olur. İnsilün kullanan diyabet hastalarının ana öğünlerine ek olarak öğünlerinin de düzenli olması gerekmektedir.
5. İlaç Dozajının Ayarlanması: Diyabet hastalarının kullandığı insülin veya oral hipoglisemik ajanların dozajının doğru şekilde ayarlanması hipoglisemi riskini azaltabilir. Bu nedenle, ilaç dozajının düzenli olarak doktor kontrolünde gözden geçirilmesi önemlidir.
Hipoglisemi tedavi yöntemleri kişiden kişiye değişebileceği için, her bireyin kendi durumuna uygun tedavi yöntemlerini belirlemek için mutlaka bir sağlık profesyoneline danışması önemlidir. Ayrıca, hipoglisemi semptomlarını tanımak ve nasıl müdahale edilmesi gerektiği konusunda eğitim almak da hipoglisemi yönetiminde önemli bir adımdır.

Hipoglisemi Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Soru 1: Hipoglisemi nedir?

Cevap: Hipoglisemi, kan şekerinin (glikoz) normal seviyenin altına düşmesi durumudur. Genellikle 70 mg/dL'nin altında kan şekeri seviyeleri hipoglisemi olarak kabul edilir.

Soru 2: Hipogliseminin yaygın belirtileri nelerdir?

Cevap: Yaygın belirtiler arasında titreme, terleme, açlık hissi, baş dönmesi, baş ağrısı, çarpıntı, soluk ten rengi, yorgunluk, halsizlik, sinirlilik, konsantrasyon güçlüğü ve görme bozuklukları bulunur.

Soru 3: Hipoglisemi neden olur?

Cevap: Hipoglisemi genellikle diyabet tedavisinde kullanılan insülin veya oral diyabet ilaçlarının fazla alınması, yetersiz beslenme, aşırı egzersiz, alkol tüketimi, böbrek veya karaciğer hastalıkları ve hormonal dengesizlikler nedeniyle ortaya çıkabilir.

Soru 4: Hipoglisemi nasıl teşhis edilir?

Cevap: Hipoglisemi teşhisi, hastanın belirtilerinin değerlendirilmesi, kan şekeri ölçümleri (özellikle belirtiler sırasında) ve gerekli görüldüğünde ek laboratuvar testleri ile konur.

Soru 5: Hipoglisemi atağı sırasında ne yapmalıyım?

Cevap: Hızlı etkili karbonhidrat (15-20 gram) tüketin, örneğin glikoz tableti, meyve suyu veya şekerli içecek. 15 dakika sonra kan şekerinizi tekrar ölçün ve gerekirse tekrar karbonhidrat alın.

Soru 6: Hipoglisemiyi nasıl önleyebilirim?

Cevap: Düzenli ve dengeli öğünler yemek, diyabet ilaçlarını doğru dozda ve zamanında almak, egzersiz öncesi ve sonrası kan şekerini kontrol etmek, alkol tüketiminde dikkatli olmak ve hipoglisemi belirtilerini tanıyıp hızlıca müdahale etmek önemlidir.

Soru 7: Diyabet hastası olmayan birisi hipoglisemi yaşayabilir mi?

Cevap: Evet, diyabet dışı nedenler (örneğin, uzun süre aç kalma, aşırı alkol tüketimi, belirli tıbbi durumlar) de hipoglisemiye neden olabilir.

Soru 8: Hipoglisemi uzun vadede ne tür sağlık sorunlarına yol açabilir?

Cevap: Sık tekrarlayan hipoglisemi atakları, beyin fonksiyonlarını etkileyebilir ve bilinç kaybı, nöbetler ve uzun vadede beyin hasarına yol açabilir.

Soru 9: Hipoglisemi için hangi yiyecekleri tüketmeliyim?

Cevap: Düşük kan şekeri durumunda hızlı etkili karbonhidratlar tüketilmeli. Bunun yanında, kompleks karbonhidrat ve protein içeren dengeli öğünler, kan şekerinin dengede kalmasına yardımcı olur.

Yayın tarihi: 26.Temmuz.2024

"Bu içeriğin geliştirilmesinde Aktıp Hastanesi uzman hekimleri katkı sağlamıştır. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz."

Online Randevu Oluştur