Çankırı Tüp Mide Ameliyatı tıbbi olarak ''gastrik sleeve'' ameliyatı olarak da adlandırılır ve obezite tedavisinde kullanılan bir cerrahi prosedürdür. Bu ameliyat sırasında, midenin büyük bir kısmı cerrahi olarak çıkarılır ve geriye kalan kısım bir tüp şeklinde dikilir. Bu sayede mide hacmi azaltılır ve kişinin daha az yemek yemesi sağlanır.
Tüp mide ameliyatı, vücut kitle indeksi 40 kg/m2’den yüksek olan veya tip 2 şeker hastalığı, hipertansiyon, uyku apnesi gibi sorunları olan ileri evre obezite hastaları için uygun bir tedavi yöntemidir. Tüp mide ameliyatı, obeziteye bağlı sağlık sorunları yaşayan ve kilo vermek için diğer yöntemlerle başarılı olamayan kişiler için bir seçenek olabilir. Ameliyat sonrasında, kişinin iştahı azalır ve daha az yemek yemesi sağlanır. Bu da kilo kaybını destekler. Çankırı Tüp Mide Ameliyatı
Çankırı Tüp Mide Ameliyatı
Tüp mide ameliyatının teknik olarak laparoskopik olarak yapılması yaygındır. Bu yöntemde midenin yüzde 80’ini kesip çıkarılır ve yerine ince bir tüp yerleştirilir. Tüp mide ameliyatının süresi ortalama 1,5 saat sürer ve riskleri düşük olarak kabul edilir. Ameliyattan sonra hastaların düzenli olarak doktor kontrolünden geçmesi ve beslenme programına uyması gerekir.
Ameliyat öncesinde, kişi genellikle bir diyetisyen ve cerrahla görüşür. Cerrah, kişinin genel sağlık durumunu değerlendirir ve ameliyatın uygun bir seçenek olup olmadığına karar verir. Ameliyat öncesinde ve sonrasında, kişiye diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri konusunda destek verilir.
Özel Aktıp Hastanesi Genel Cerrahi branşı hekimlerinden Surgeon M.D. Zekeriya KARADUMAN tüp mide ameliyatı hakkında soruları detaylı olarak cevapladı.
Tüp Mide Ameliyatının Nasıl Yapılır?
Tüp mide ameliyatı genellikle laparoskopik cerrahi olarak yapılır. Laparoskopik cerrahi, küçük kamera ve cerrahi aletlerin karın içine yerleştirilmesini içeren minimal invaziv bir yöntemdir. Ameliyat sırasında, doktorlar genellikle 4 ila 6 küçük kesiden girerek işlemi gerçekleştirirler.
Tüp mide ameliyatının aşamalar şöyle sıralanabilir:
• Ameliyata hazır olmak için hastaneye başvurulur ve gerekli tetkikler yapılır.
• Anestezi: Hastaya genellikle genel anestezi uygulanır, böylece hasta ameliyat sırasında uyur ve ağrı hissetmez.
• Midenin Hazırlanması: Cerrahlar, mideyi çevreleyen bağları keser ve mideyi diğer iç organlardan ayırır.
• Midenin Kesilmesi: Midenin büyük bir kısmı dikey olarak kesilir ve çıkarılır.
• Kesilen midenin yüzde 80’ini kesip çıkartılır ve yerine ince bir tüp şeklinde bir mide bırakılır.
• Dikiş Atılması: Geriye kalan kısımdaki mide, bir tüp şeklinde dikilir ve daha küçük bir kapasiteye sahip olur.
• Midenin geniş kısım zımba hattıyla kapatılır ve midenin giriş ve çıkış bölümleri korunur.
Tüp mide ameliyatı genellikle 1 ila 2 saat sürer. Ameliyat sonrasında hastaların iyileşme süreci takip edilir ve belirli bir beslenme programına uymaları gerekebilir. Ameliyatın detayları hastanın durumuna ve cerrahın tercihlerine göre değişebilir, bu nedenle her hasta için spesifik bir planlama yapılır. Ameliyat öncesinde hastaların genellikle detaylı bir değerlendirmeye tabi tutulması önerilir.
Tüp Mide Ameliyatına İhtiyaç Duyulan Durumlar
Tüp mide ameliyatı, obeziteye bağlı sağlık sorunları yaşayan ve kilo vermek için diğer yöntemlerle başarılı olamayan kişilerde düşünülebilir. Bazı durumlarda, vücut kitle indeksi (VKİ) 40'ın üzerinde olan kişiler veya VKİ'si 35'in üzerinde olan ve obeziteye bağlı sağlık sorunları (örneğin tip 2 diyabet veya hipertansiyon) yaşayan kişiler tüp mide ameliyatı için aday olabilir. Ayrıca, ameliyat için adaylık durumunu belirleyen bir dizi faktör bulunur. Bunlar arasında kişinin sağlık durumu, obeziteye bağlı sağlık sorunları, daha önce denenen kilo verme yöntemleri ve kişinin ameliyat sonrası yaşam tarzı değişikliklerine uyup uymayacağı yer alır.
Tüp mide ameliyatına ihtiyaç duyulan durumlar şunlardır:
• Vücut kitle indeksi: VKİ'si 40'ın üzerinde olan kişiler genellikle tüp mide ameliyatı için aday olabilir. VKİ'si 35'in üzerinde olan kişilerde ise obeziteye bağlı sağlık sorunları varsa (örneğin tip 2 diyabet, yüksek tansiyon), tüp mide ameliyatı düşünülebilir.
• Obeziteye bağlı sağlık sorunları: Obezite, tip 2 diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi gibi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu tür sağlık sorunları olan kişilerde tüp mide ameliyatı düşünülebilir.
• Diğer kilo verme yöntemlerinin başarısızlığı: Diyet, egzersiz ve diğer kilo verme yöntemleriyle kilo vermek mümkün olmadığında tüp mide ameliyatı bir seçenek olabilir.
• Motivasyon ve yaşam tarzı değişiklikleri: Tüp mide ameliyatı sonrası, kişinin yaşam tarzını değiştirmesi ve beslenme alışkanlıklarını düzenlemesi gerekecektir. Bu nedenle, ameliyat adayının motivasyonu ve yaşam tarzı değişikliklerine uyumu da dikkate alınmalıdır.
• Ameliyat olmayı engelleyecek tıbbi kontrendikasyon olmayan kişiler.
Tüp Mide Ameliyatının Avantajları Nelerdir?
Tüp mide ameliyatının pek çok avantajı vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Tüp mide ameliyatı, sindirim sisteminin doğal akışını bozmaz. Bu nedenle, vitamin ve mineral eksikliği, bağırsak tıkanması, ülser, barsak kaçağı gibi komplikasyonlar daha az görülür.
Tüp mide ameliyatı, reflü riskini azaltır. Reflü, mide asidinin yemek borusuna geri kaçması durumudur. Reflü, yemek borusu iltihabı, yaraları ve kanserine neden olabilir. Tüp mide ameliyatı, mide hacmini küçültür ve mide basıncını azaltır. Böylece, reflü oluşumu engellenir.
Tüp mide ameliyatı, yabancı bir cisim yerleştirilmemesi nedeniyle daha konforludur. Bazı cerrahi yöntemlerde, mideye veya bağırsağa bir bant, bir balon veya bir çip yerleştirilir. Bu cihazlar, enfeksiyon, yırtılma, kayma, delinme gibi sorunlara yol açabilir. Tüp mide ameliyatında, böyle bir risk yoktur.
Tüp mide ameliyatı, kilo kaybının yanı sıra, şeker hastalığı, hipertansiyon, uyku apnesi, kolesterol, trigliserid, karaciğer yağlanması gibi hastalıkların iyileşmesine de katkıda bulunur. Tüp mide ameliyatı, insülin direncini kırar ve kan şekeri seviyesini düzenler. Ayrıca, tüp mide ameliyatı, iştah hormonu olan ghrelinin salgılanmasını azaltır. Bu da, iştahın azalmasına ve tokluk hissinin artmasına neden olur.
Tüp Mide Ameliyatının Dezavantajları Nelerdir?
Tüp mide ameliyatının da bazı dezavantajları vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Tüp mide ameliyatı, geri dönüşsüz bir yöntemdir. Yani, midenin eski haline getirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle, hastaların bu işlemin sonuçlarını iyi değerlendirmesi ve doktorunun tavsiyelerine uyması gerekir.
Tüp mide ameliyatı, stapler hattından kanama veya kaçak riski taşır. Stapler hattı, midenin kesilen kısmının kapatıldığı yerdir. Bu yerden kanama veya kaçak oluşursa, enfeksiyon, iltihap, şok, ölüm gibi ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu risk, ameliyatın kalitesine, hastanın durumuna ve ameliyat sonrası bakıma bağlıdır.
Tüp mide ameliyatı, bazı istenmeyen yan etkilere neden olabilir. Bunlar arasında bulantı, kusma, saç dökülmesi, cilt kuruluğu, tırnak kırılması, mide krampları, gaz, ishal, kabızlık, besin intoleransı, vitamin ve mineral eksikliği, anemi, osteoporoz, böbrek taşı, safra taşı, depresyon, yeme bozuklukları, alkol bağımlılığı gibi durumlar sayılabilir. Bu yan etkiler, hastanın beslenme programına uyumuna, takviye kullanımına ve doktor kontrolüne bağlı olarak değişebilir.
Tüp Mide Ameliyat Sonrası İyileşme Süreci
Tüp mide ameliyatı sonrası iyileşme süreci ise hastanın beslenme, egzersiz, ilaç ve takip programına uyumuna bağlı olarak değişir. Bu süreçte hastanın dikkat etmesi gereken bazı noktalar vardır.
• Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Hastanede Kalış Süresi: Tüp mide ameliyatı, laparoskopik olarak, yani karın duvarına küçük kesikler açılarak yapılır. Bu nedenle ameliyat sonrası hastanede kalış süresi kısa olur. Genellikle 3-4 gün içinde hasta taburcu edilir. Bu sürede hastanın ağrı, bulantı, kanama, enfeksiyon gibi komplikasyonlar açısından gözetim altında tutulur. Hastanın sıvı gıdalarla beslenmesi, bol su içmesi, yürümesi ve ilaçlarını düzenli kullanması önerilir. Herhangi bir sorun olmadığı takdirde doktorun izniyle hasta evine gönderilir.
• Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Evde İyileşme Süresi: Tüp mide ameliyatından sonra hastanın evde iyileşme süresi kişiden kişiye değişir. Genel olarak 2-4 hafta içinde hasta normal aktivitelere dönebilir. Ancak bu süreçte hastanın beslenme programına, egzersiz rutinine, ilaç ve takviye kullanımına, doktor kontrolüne ve yara bakımına dikkat etmesi gerekir. Ayrıca hastanın sigara, alkol, kafein, baharatlı, yağlı, kızartma gibi yiyecek ve içeceklerden uzak durması, yemeklerini yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yemesi, yemekten sonra yatmaması, yeterli uyku ve dinlenme alması tavsiye edilir.
• Beslenme: Ameliyat sonrasında, hastaların beslenme alışkanlıklarını değiştirmeleri gerekir. İlk birkaç gün sadece sıvı gıdalar tüketilir, ardından püre kıvamındaki gıdalar ve daha sonra katı gıdalara geçiş yapılır. Beslenme düzeni, cerrahınız veya diyetisyeniniz tarafından belirlenen özel bir programa göre olmalıdır.
• Fiziksel Aktivite: Ameliyat sonrasında, hastaların fiziksel aktivitelerini kademeli olarak arttırmaları önerilir. Yürüyüş gibi hafif egzersizler, iyileşme sürecini destekleyebilir.
• Takip Kontrolleri: Ameliyat sonrası dönemde, hastaların düzenli olarak doktor kontrollerine gitmeleri önemlidir. Bu kontrollerde ameliyatın etkinliği, beslenme durumu ve genel sağlık durumu değerlendirilir.
• Psikolojik Destek: Tüp mide ameliyatı sonrasında, hastaların yeni beslenme alışkanlıkları ve vücutlarındaki değişikliklerle başa çıkmalarına yardımcı olmak için psikolojik destek alması önerilebilir.
Bu süreçte, hastaların cerrahları ve sağlık ekibiyle işbirliği içinde olmaları ve önerilere uyum sağlamaları önemlidir. Her hasta farklı olduğu için, iyileşme süreci kişisel ihtiyaçlara göre ayarlanmalıdır. Tüp mide ameliyatı fiyatı için hastanemizi arayarak detaylı bilgi alabilirsiniz.
Çankırı Tüp Mide Ameliyatı
Yayın tarihi: 07.Şubat.2024
"Bu içeriğin geliştirilmesinde Aktıp Hastanesi uzman hekimleri katkı sağlamıştır. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz."